“Sand Painting”, (tercihen) doğada kendi kendinize yapabileceğiniz kalpten bir dua, aktif bir meditasyon, bir dönüşüm aracı olarak tanımlanabilir.
Sand Painting’in dönüştürücü gücünü değişim için, kendi kendini şifalandırmak için veya kişisel yolculukta olunan yerin kutsal bir temsili olarak değerlendirmek mümkün.
Hem kendi yaşamımda çokça ve severek uyguladığım hem de birlikte çalıştığım kişilere ihtiyaç gördüğümde ödev olarak verebildiğim, yüksek faydalar gördüğüm bu Şamanik araç, adında olduğu üzere illa ‘kum’da yapılmak durumunda değil.
Dışarıda, yerde yapılır, toprağın üzerinde olabilir, kumda olabilir, hatta kentsel şartlarda, ortamın elverişliliği ile uyumlu olarak kimi zaman balkondaki saksı bitkisinin dibinde, kimi zaman bir tepsiye yerleştirilen toprak üzerinde yapılmasını dahi önerebiliyorum.
İçten niyetlerle ve saygıyla yapıldığında, kişinin netleşmesinde, yaşamındaki dönüşüm ve çözüm ihtiyaçlarında, idrak zamanı gelen konularda, saplanıp kalınan duygusal alanlarda katalizör etkisi gösteriyor. Budist gelenekte Budist rahipler tarafından gerektiğinde tüm bir şehrin iyiliği için de benzer araçlar uygulandığı bilinir.
ADIM ADIM “SAND PAINTING” YARATIMI
Mandalanız son derece sade veya çok ayrıntılı olabilir, bunun tamamen o andaki “siz”in, sizin yaşamınızın veya ele aldığınız konunun bir yansıması olmasına izin verin, baştan bir plan yapmaya gerek yoktur.
Niyetinizi belirlemeniz önemlidir.
Dikkatinizi çeken, gözünüze çarpan, içinizden gelen doğal malzemeler toplayın- taşlar, yere düşmüş yapraklar, dallar, çiçekler, tüyler olabilir. Bu süreçte niyetinizle uyumlu unsurlar, elementler kendiliğinden size hitap edecektir, içsel rehberliğinize güvenebilirsiniz. Tüm bunları yaparken her birine ve doğaya saygı göstermek, teşekkür ederek almak önemli. Özellikle bir bitkiden, bir ağaçtan bir parça alacaksanız o bitkiden izin isteyin ve sonrasında teşekkür edin. Örneğin, eğer çalışmama katılmayı kabul ettiyse, ben bir saç telimi o bitkinin üzerine bırakarak veya tükürüğümden gövdesine sürerek şükranımı sunuyorum.
Ayrıca sizin için özel anlam taşıyan ve dahil etmek istediğiniz bir obje varsa (kristaller, çizim, fotoğraf vb.) ekleyebilirsiniz.
Hazırlıklarınız tamamlandığında, seçtiğiniz yerin bir kutsal alan haline gelmesi için dikkatinizi ve niyetinizi bu yönde yoğunlaştırın. Sizin için kutsallığın ifadesi her nasılsa, onu, o gücü, enerjileri, yaratımı, Yaratan’ı bu alana davet edin.
Malzemelerinizi bir tam daire oluşturacak şekilde, her birini duayla, taşıdığı anlam, ifade veya niyetle birlikte yerleştirin. Bunun bir yolu da her birine nefesinizle üfleyerek yaşam enerjisini ve niyetinizi aktarmaktır. Üzerinde düşünsel bir sürece girmeden, içinizden o sırada geldiği gibi seçin, yerleştirin, gerekirse tekrar yerleştirin. Hepsinin içinde bulunduğu çember Yaşam Çemberi’ni ve Şifa Çemberi’ni temsil eder.
Bitirdiğinizde yaratımınızı gözden geçirin, sizde ne tür hisler, içgörüler uyandırdığına bakın, çünkü yarattığınız Sand Painting sizin içsel enerjinizin de bir haritası.
Bu bir tür meditasyon ve aynı zamanda her anıyla dinamik ve yaşayan bir süreç. Dolayısıyla bir süre sonra bazılarının yerini değiştirmek veya çıkartmak isteyebilirsiniz, çekinmeyin, bu dönüşümü ve şifayı ifade eder, bir anlamda yeniden haritalama yapmaya eşdeğerdir.
Ritüelinizi tamamladığınızda, getirdikleri hediyeler için her bir unsura ve bu duanızı emanet ettiğiniz Toprak Ana’ya kalpten teşekkür ederek mandalanızı dağıtabilirsiniz.
Bir günlük veya iki günlük Sand Painting’ler de yapılabilir. En fazla 3 günlük yapın.
Her halikarda, sonunda, kutsal alanı kapatmanız ve arkanızda bir şey bırakmamanız önemli.
Birkaç günlük yaptığınızda, her gün ziyaret ederek başında vakit geçirebilir, hem değişimleri gözlemleyebilir, hem isterseniz değişiklik yapabilirsiniz. Bir sonraki gelişinizde her farkettiğiniz yer değiştirme, eksilme gibi hareketlilik “değişim” sembolüdür.
Bazen yağmurun, rüzgarın veya orada yaşayan hayvanların da yaratımınıza katıldığını hissetmek, desteklerini farketmek tarifsiz bir şekilde insanın içini doldurup taşırıyor.
Güzelliklerle,